Babacan, Talimatla faiz ve döviz kuru düşmez
Adana'da partisinin Kozan ilçe binasının açılışında hükümete tepki gösteren DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, ''Talimatla faiz düşmez. Talimatla dövizin kuru düşmez. Dövizin kuru da faiz de ancak güvenle düşer, güven!'' dedi
Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Merkez Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun dün yaptığı görüşmenin ardından Merkez Bankası ve PPK'de yaşanan görevden almalar sonrası dövizde gerçekleşen değişikliklere ilişkin konuştu.
"Adını sanını duymadığınız para birimleri Türk lirasından daha değerli oldu" diye konuştu.
Babacan'ın konuşmasından satır başları şu şekilde:
İktidarın halkın gerçeklerinden koptuğunu belirten Babacan, ''Vatandaşların gerçekleri başka ülkeyi yönetenlerin gerçekleri başka. Mevcut iktidar adeta kendisini uydurulmuş gerçeklik odasına hapsetmiş. Sürekli o odadan konuşuyor. Türkiye'yi sadece kendi sesini duyduğu o odadan yönetmeye çalışıyor.'' dedi.
Rakamları Ayarlama Enstitüsü, TÜİK geçenlerde enflasyon rakamlarını açıkladı. Ben çarşıda, pazarda hem esnafa hem de alışveriş yapan vatandaşa soruyorum.
TÜİK istatistiki topluyor, esnaf ne yapıyor bizzat işi yapıyor. Vatandaşın yaşadığı enflasyon en az TÜİK'in açıkladığı rakamın iki katı. Açıklanan rakamlar konusunda kimse devletin rakamlarına güvenmiyor.
İktidar partisine zamanında destek vermiş vatandaşlarımız bile diyor ki ‘Onlar bir enflasyon açıklıyor ama bu doğru değil. Vatandaş, devletinin söylediğine inanmıyor. Bu çok vahim bir durum.
Devletlerin gücü itibarıyla ölçülür. Devletin kendi itibarından alacağı güç yeri gelir ekonomik gücünden, yeri gelir askeri gücünden de üstündür.
İktidar ortakları, kendisine oy veren insanlarla bile aralarına aşılmaz duvarlar ördü. Sayın Erdoğan kendisini uydurulmuş bir gerçeklik odasına hapsetti.
Biz doğruları söylediğimizde de inkar ediyor. Her gün bu memleketin hakikatini söylüyoruz: duymuyor. Duysa da duymazdan geliyor.
Vatandaşımız 'Evime ekmek götüremiyorum Sayın Cumhurbaşkanım' diyor. 'Abartma, al bir keyif çayı' iç diyor.
İktidar bugüne kadar 'Nasıl olsa bugüne kadar alternatifimiz yok' diyordu. Ama en buradan Sayın Erdoğan'a seslenmek istiyorum; Artık biz varız, biz. Artık DEVA kadroları var. Artık halkımız sahipsiz değil.
Bu millet kendisine sırtını dönenle, kendisiyle arasına duvarlar inşa edenle yola devam etmez. Daha 2 gün önce Sayın Erdoğan çıktı televizyona iki kelime etti, dolar 9 lirayı geçti.
Daha dün gece yine Merkez Bankası yönetiminde 2-3 kişiyi aldı, 2-3 kişiyi attı. Dolar daha da arttı. Ne yapsa olmuyor.
Varlık Fonu diye bir şey kurdu. Ben hükümetteyken 5 yıl engelledim. Eskiden biliyorsunuz Bakanlar Kurulu kararı çıkardı. Bütün bakanlar, başbakan ve cumhurbaşkanı imzalardı. Ben pek çok karara öyle engel oldum. Varlık Fonu'da benim engellediğim projelerden birisiydi.
Ayrıldıktan hemen sonra apar topar Varlık Fonu'nu kurdular. Şu anda bu Fon, 65 milyar TL borca batmış durumda. Varlık Fonu'nun borcu olur mu? Adı üstünde varlıklarını koyduğun fon. Yetmedi bir de yurt dışından 1 milyar 250 milyon euro borçlandılar.
Hiç getirle götürle uğraşma. Nasıl, Varlık Fonu başkanlığına kendini getirmişsen, Merkez Bankası Başkanlığına da kendini görevlendir, yazık bu insanlara. Zaten senin talimatların dışında bir şey yapmıyorlar bu insanlar.
Merkez Bankası'nın bağımsızlığı mı kaldı? İşler iyi gidince: 'Ben ekonomistim, alanım ekonomi'. İşler kötüye gidince adamların birini al birini ver.
Faiz yüzde 6-7'deyken Merkez Bankası'ndaki yöneticileri vatana ihanetle suçladı. Onları meydanlarda yuhalattı.
Erdoğan'a soruyorum yüzde 6-7 faiz vatana ihanetse yüzde 18-19 Merkez Bankası faizini nasıl tanımlayacağız?
Yüksek faiz, yüksek enflasyon vatanı satmaktır derken TÜİK'in ve Merkez Bankası'nın açıkladığı rakamlara nasıl bakıyorsun acaba?
Hükûmet yerliliği ve millîliği ağzından hiç düşürmüyor. Bu ülke en temel tarım ürünlerini ithal etmek zorunda kalıyor. Bizim çiftçimiz üretmekten vazgeçiyor. Hani yerlilik hani millîlik? Bu ülkenin gençleri kendi hayatlarını başka ülkelerde kurmak istiyor. Gençlerin kaçmak istediği ülke yerli, millî dediğiniz politikaların sonucunda bu hale düştü. Türk liramız, millî paramız pul oldu. Bu mudur yerlilik, millîlik? Yerli diyorsanız, millî diyorsanız bunun hakkını verin. Ya da kusura bakmayın o kelimeleri hiç ağzınıza almayın.
Adını sanını duymadığınız para birimleri, Türk lirasından daha kıymetli oldu. Bulgarlar levaları bozdurup bozdurup harcıyorlar. Bir leva, dünyanın parası ediyor. Bizim kendi vatandaşımızın, emeklimizin, asgari ücretlimizin aldığı maaş daha bankamatikten çekilip de eve gidene kadar eriyor artık. Satın alma gücü düşüyor. Ne yazık ki artık çalışanın emeği bu ülkede para etmiyor.
Talimatla faiz düşmez. Talimatla dövizin kuru düşmez. Dövizin kuru da faiz de ancak güvenle düşer, güven!